Allahım bu vuslatı hicran etme
Aşkın sarhoşlarını nalan etme
Sevgi bahçesini yemyeşil bırak
Bu mestlere bahçelere kasdetme
Dalı yaprağı vurma hazan gibi
Halkını başı dönmüş zelil etme
Kuşunun yuvasının ağacını
Yıkma da kuşlarını perran etme
Kumunu ve mumunu karıştırma
Düşmanları kör et de şadan etme
Hırsızlar aydınlığın düşmanıdır
Onların işlerini asan etme
İkbal kıblesi yalnız bu halkadır
Umut kabesin öyle viran etme
Bu çadır iplerini öyle katma
Çadır senindir eya sultan etme
Yok dünyada hicrandan daha acı
Ne istiyorsan et de onu etme
M e v l a n a
Ben kaybettim. İşin tuhaf yanı kaybettiği gün üzülse de insan anlayamıyor aslında durumu. Evet öldü o kişi, ancak siz o kişiyi bir daha göremeyeceğinizi ancak daha sonra yaşadığınız detaylarda anlıyorsunuz. O olmadan bomboş olan mekana vardığınızda, onu her zaman bulacağınızı zannettiğiniz o koltukta görmeyince cız ediyor insanın içi.
YanıtlaSilÖlümün ne zaman geleceği belli değildir..ya bir dakka önce ya da bir dakka sonra...bunu bilemeyiz..ölüm kelimesi bile insanın içini acıtıyor..evet yaşadım ben..Allah herkese sabır versin..diyorum..paylaşımın için teşekkür ederim.
YanıtlaSilBu arada eğer kabul edersen seni mimledim.
YanıtlaSilbende babamı kaybettim çok zor ve üzücü ama zaman herşeyin üstesinden gelmenizi sağlıyor ilk zamanlar sanki bu acı hiç dinmiyecekmiş gibi ürkütüyor sonra özlem ve sonrada hayat devam ediyor insanoğlu her zorluğa gögüs gerebiliyor ne kadar üzülsede
YanıtlaSil